3 Ocak 2017 Salı

Dönüşüm - Franz KAFKA


Toplumsal yaşamın içinde sosyal varlıklar olarak yer alan biz insanların gerek sosyal yaşamda,gerek iş yaşamında ve gerekse de aile yaşamında çoğu kez karşılaştığı "insana değersiz olduğunu hissettiren" durumları "böcek metaforu" ile bize ustaca anlatan,pek çok anda sizi derince düşünmeye sevkeden,sınıfsal olarak ötekileştirilen çoğu insanın kendinden bişeyler bulacağı bu yapıtta hikaye edilen durumların taşıdığı tüm kavramlar,esasında farkındalık uyandırmak adına insanı tokatlayan cinsten.. 

Yine insan egosu devreye giriyor.Yine insanın cahilce üstün olma çabası,ayrımcılık,kibir ve ego..

Ve insanı insan olarak görmeyip te ona böcek muamelesi yapan insanlıkdışı acımasızca tutumların bir insanı ruhsal olarak hangi noktalara getirebileceğinin altını çizen,sadece farklı olduğu için yalnızlaştırılan,farklı olduğu için hisleri yokmuşçasına ezilmeye ve sevgisiz bırakılmaya mahkum edilen hayatların diğerlerinin gözünde hiçbir değer taşımadığını,ona önemsiz bir şey-nesne-varlıkmış gibi davranılmasının acı sonla biten bir hikayesini müthiş bir kurguyla sunmuş yazar...

A.Huxley ne diyordu; "eğer farklıysan yalnızlığa mahkum oluyorsun!..."

Hatta ölüyorsun!!..
Gregor ne yapsın! 
Belki de dönüşmek gerek en yakınlarınızın size karşı nasıl değişeceğini görmek ve anlamak için...

Ahmet Cemal - Başkaldırısı bilinçaltında başlar; bu bilinçaltı kendine uygun biçimi yaratır: Gregor Samsa’nın böceğe dönüşmesi, gerçekte artık başkalaşmasıdır.

Ahmet Cemal - Dönüşüm, hiyerarşi ve otorite düşüncesiyle temellenen, bu amaçla sözü edilen düşünceyi önce aile kurumu içerisinde odaklaştıran toplum içerisindeki bireyin tragedyasıdır. Gregor Samsa, “dönüştüğü” güne değin çeşitli kölelikler içerisinde yaşamış bir toplum tekidir; işyerinde köledir; aile çevresinde köledir ve zincirleri içerisinde uslu oturduğu sürece de benimsenip sevilir.

Tezer Özlü - "Kafka ile yaşamak, acınacak güzelliğimizin en büyük umudu."
TEZER ÖZLÜ-1984



*"Herkes beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor."

*"Erken kalkmak,"diye düşündü,"insanı bir hayli aptallaştırıyor. İnsan uykusunu iyi almalı."

*"Biraz daha uyusam bütün bu olanlardan kurtulabilir miyim?"

*"Alelacele koşup yaşama sığınmıyorsa insan, yaşamdan zevk alabilir mi?"

*"...çizgi dışı birey -sürünün dışına çıkanı ezen toplum çatışmasını en çarpıcı biçimde dile getiren bir öykü gerçekliğidir."

*''Peki ama; ya şimdi bütün bu huzur, geçim rahatlığı ve memnunluk, korkunç bir sonla noktalanırsa?''

*"Herkes, beraberinde taşıdığı bir parmaklığın ardında yaşıyor. Şimdi hayvanlarla ilgili bunca şey yazılmasının nedeni de bu. Özgür ve doğal bir yaşama duyulan özlemin ifadesi. Oysa insanlar için doğal yaşam, insanca yaşamdır. Ama bunu anlamıyorlar. Anlamak istemiyorlar. İnsan gibi yaşamak çok güç, o nedenle hiç olmazsa kurgusal düzeyde bundan kurtulma isteği var... Hayvana geri dönülüyor. Böylesi, insanca yaşamaktan çok daha kolay."

*"Anlık sorunlara o denli odaklanmışlardı ki, gözlerinin önündeki gerçekleri bile idrak edebilmekten aciz bir duruma gelmişlerdi."

*"Ölüm, bir hayata son veriyor; ama bir ilişkiyi bitiremiyor..."

*"Neyse ki ümidimi tamamen kaybetmiş değilim..."

*"Daha dün akşamdan bir sıkıntı vardı içimde ; küçük bir önsezi gibi.Evdekiler dikkat etselerdi,yüzümden anlayabilirlerdi."

*"Dönüşüm: yabancılaşmanın ağırlığı."

*"...O, patronun bir piyonuydu, kişiliksiz ve akılsız biriydi."

*"Çünkü kendini anlayamadıklarından, onun da başkasını anlayabileceğini, kız kardeşi de dahil hiç kimse akıl edemiyordu."

*"Insan geçmişini de aynı hızla unutmayı istemiş midir?"

*''..olabildiğince soğukkanlı düşünme eyleminin, çaresizlik içerisinde verilen kararlardan çok daha iyi olduğunu anımsamayı unutmuyordu.''

*"Kendisini insan yapan şeyleri bu kadar çabuk bir şekilde hafızasından silmeye razı mı olacaktı yani?"

*"Keşke Gregor kız kardeşiyle konuşabilse, ona her şey için teşekkür edebilse ve kendisi için ne yapması gerektiğini ona söyleyebilseydi, o zaman kız kardeşinin kendisi için yaptıklarının altında bu kadar ezilmezdi; oysa şimdi bunları söyleyemediği için kendini ezik hissediyordu."

*"Yine bir boşluğa yanıt vermekteyim; ama yanıt vermek konuşmakla olabilecek bir şey, yazarak bir deneyim kazanmıyor insan, olsa olsa mutluluk nedir, sezer gibi oluyor."

*"Hayvan bize insandan daha yakın. Parmaklık, burada. Hayvanla yakınlık kurmak, insanlarla kurmaktan daha kolay."

*''Dikkat çekmemek hayatta kalmak demektir…''

*"Ama bugün daha ileri gidiliyor. Yalnız söylenmiyor - ama yapılıyor da. Hayvana geri dönülüyor. Böylesi , insanca yaşamaktan çok daha kolay. Herkes sürüye katıldığından ötürü güven içerisinde, kentlerin yollarından geçip işe , yemliklerin başına ve eğlenceye gidiyor. Tıpkı büroda olduğu gibi , sınırları iyice çizilmiş bir yaşam. Böylesi bir yaşamda mucizeler değil , yalnızca kullanma talimatları, doldurulacak başvuru formları ve kurallar var. Özgürlükten ve sorumluluktan korkuluyor. O nedenle insanlar, kendi yaptıkları parmaklıkların ardında boğulmayı yeğliyorlar."

*"Birey olmasını başaranlara düşman kesilen son toplumlar ve bu toplumların en güçlü temeli olan, çocuklarının hep iyiliğini, gerçekte ise sürekli köleliğini isteyen son aile yapıları yeryüzünden silinene değin, Kafka' nın Dönüşüm' ü geçerliliğini ve güncelliğini koruyacaktır."

*“Düş, gerçekliği, tasarımı aşan gerçekliği ortaya çıkarır. Yaşamın korkunç, sanatın ise sarsıcı yanı, işte budur."

*" Hizmetçi kız aileye şöyle seslenir: -Boş yere zahmet etmeyin, Gregor öldü. Az önce Gregor’u çöpe attım."

....

Özlem Bayır

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder